
Ruslar onlara Asetin der, Gürcü ve İnguşlar bazen Kuşha, bazen Os. Onlar, yani Kafkasların Alan ve İskit kavimlerinin bir parçası olan Osetler kendilerini gelenekleri ve dünya görüşleriyle tanımlar.
https://www.alanvakfi.org.tr/goc-edeli-100-yil-oldu-ama-asetinceyi-unutmadilar
Eskiden sadece Osetler değil bütün Kafkas halkları ruhların ölümsüzlüğüne yani ölümden sonra yaşamın devam ettiğine inanırlardı. Bundan dolayı da insanın yaşarken bir kuleye, ölünce de bir mezara ihtiyacı olduğunu savunurlardı. Her ailenin kendine ait bir mezarı vardı. Hatta burada yaşayan halklar için mezar o kadar önem taşıyordu ki, evlilik tekliflerinde bile damat adayına aile mezarları olup olmadığı sorulurdu. Cevap hayır ise teklif reddedilerek, kız...
https://www.alanvakfi.org.tr/olum-evleri
Anadolu'dan Ege'ye, batıya doğru Yunan göçü, Gamkrelidze tarafından öne sürüldüğü üzere, James Mellaart'ın bir nesil önceki fikirlerine, örneğin Minyan çalışmasına (Mellaart 1958), uymaktadır.
https://www.alanvakfi.org.tr/hint-avrupalilar
M.Ö.300'den M.S.1000'e Allenler veya Alanlar ya da Alani, batının yazılı tarihine ilk kez Romalı ordu komutanlarının raporları ile Roma sahne ve edebiyatı yoluyla girdi.
https://www.alanvakfi.org.tr/alan-tarihi-ve-kafkaslar
Muhtemelen dünyada en iyi bilinen efsane, Kral Arthur ve yuvarlak masa şövalyeleri efsanesi; yaklaşık 30 yıl önce insanların Kamelot tutkusuna şahit olmuştum. O yıllarda Dartmouth Üniversitesi’nde öğrenciyken “casque & gauntlet” (miğfer & eldiven) adlı bir derneğe katılmıştım.
https://www.alanvakfi.org.tr/iskityadan-kamelota