Dil, tarih ve kültür ulusların varoluşlarının temelidir. Bizim gibi “muhacir” topluluklar yabancı topraklarda kimlikleriyle var olabilmeleri için kendi dilini, tarihini ve kültürünü yaşatmak zorundadırlar. “Muhacir” istediği kadar kendini asimile olmuş, değişmiş, dönüşmüş, yeni bir kimlik sahibi olmuş olarak görürse görsün ata dilinden, tarihinden ve kültüründen kopamaz. Dil, tarih ve kültür genetik kavramlar değildir ama dededen babaya, babadan...
https://www.alanvakfi.org.tr/muhacir-olmakGürcistan'ın Osetya'ya yaptığı saldırıdan hemen sonra, bombalanmanın geride bıraktığı toz, şehrin üzerinde asılı kalırken, kan izlerinin henüz yıkanmadığı ıssız bir şehir kuruldu. Güney Osetyalı kadınlar o yaz o kadar çok şey kaybetmişlerdi ki artık ağlayamayacaklardı. Izdıraplı anneler şehri ıstırapla yanan bir şehir oldu.
https://www.alanvakfi.org.tr/issiz-anneler-sehri-guney-osetyadaki-ihtilafin-ardindan1996 yılının ikinci yarısında ziyaret etme fırsatı elde ettim atalarımın geldiği toprakları. Bu yolculuk birçok anıyı biriktirmeme sebep olduğu gibi, hayatıma yeni bakış açıları da kazandırmıştı. Atalarımız boş yere dememişler “çok gezen mi yoksa çok okuyan mı bilir” diye. Siz yine okumayı tercih edin ama, “İnsan okuduğunu unutur, gördüğünü hatırlar, yaptığını bilir.” sözünü de bir kenara yazın. Osetya’daki tek havaalanının...
https://www.alanvakfi.org.tr/smetana-ister-misiniz-tsarikati-alim-sariaslanRusya Federsayonundaki genel ekonomik krizin bir sonucu olarak Kuzey Osetya-Alania Cumhuriyeti endüstrisi en yoğun şekilde Rusya Federasyonu endüstrisine entegre olmuş bir sanayi olarak kendini çok zor bir durumda buldu..
https://www.alanvakfi.org.tr/osetyada-endustri-ve-tarimM.Ö.300'den M.S.1000'e Allenler veya Alanlar ya da Alani, batının yazılı tarihine ilk kez Romalı ordu komutanlarının raporları ile Roma sahne ve edebiyatı yoluyla girdi.
https://www.alanvakfi.org.tr/alan-tarihi-ve-kafkaslar