Ruslar onlara Asetin der, Gürcü ve İnguşlar bazen Kuşha, bazen Os. Onlar, yani Kafkasların Alan ve İskit kavimlerinin bir parçası olan Osetler kendilerini gelenekleri ve dünya görüşleriyle tanımlar.
https://www.alanvakfi.org.tr/goc-edeli-100-yil-oldu-ama-asetinceyi-unutmadilarOsetler, son ikiyüz yıldan uzun bir süre boyunca büyük sosyo-politik değişmelerin yaşandığı çağlar boyunca atalarıyla olan bağlarını, geleneklerini ve törelerini korumayı başardılar. Oset Sofra Görgü Kuralları ( yakışır / yakışmaz; yapılmalı / yapılmamalı ) oldukça ayrıntılı kurallarıyla belki de bunların en ilginç ve önemli olanlarındandır. Bu gelenekler komşu köyler arasında ya da belirli bir topluluğun kökenine bağlı olarak küçük...
https://www.alanvakfi.org.tr/osetlerde-davet-yemegi-gelenek-ve-kurallari-birinci-bolum-Konu ile ilgili yaptığım araştırmalardan şu sonucu çıkardım: En azından beş bin yıldan beri Mezopotamya, Orta-Doğu, İran, Hint, Asya, Orta, Batı ve Kuzey Avrupa coğrafyalarında yaşayan halkların hikâyelerinin, kurulan ve yıkılan devletlerin, imparatorlukların, yaratılan uygarlıkların ve dinlerin önemli aktörlerinden biridir İskit-Sarmat ve Alanlar.
https://www.alanvakfi.org.tr/nart-destanlari-nasil-okunmaliBugün Hetagatı Kosta'nın doğum günü. Oset olupta "Kosta da kimmiş" diyenlerin ayıbını onlara bırakarak, Kosta'nın biyografisi dışında bir şeyler yazmak istedim. Ne yazacağımı düşünürken, Kosta'nın bir resmine takıldım. Kosta bir pencerenin önünde ayakta duruyor, sol elini alnına dayamış, derin düşüncelere dalmış bir şekilde pencereden dışarıyı seyrediyor. Bu resim beni de bir takım düşüncelere götürdü, Kosta bu resimde bana göre sanki şunları...
https://www.alanvakfi.org.tr/kostaDil, tarih ve kültür ulusların varoluşlarının temelidir. Bizim gibi “muhacir” topluluklar yabancı topraklarda kimlikleriyle var olabilmeleri için kendi dilini, tarihini ve kültürünü yaşatmak zorundadırlar. “Muhacir” istediği kadar kendini asimile olmuş, değişmiş, dönüşmüş, yeni bir kimlik sahibi olmuş olarak görürse görsün ata dilinden, tarihinden ve kültüründen kopamaz. Dil, tarih ve kültür genetik kavramlar değildir ama dededen babaya, babadan...
https://www.alanvakfi.org.tr/muhacir-olmakAv hayvanları tanrısı olan Afşati inanışa göre en eski tanrılardandır. Yüksek dağ zirvelerinde yaşar ve aşağıdaki av hayvanlarını kontrol altında tutar.
https://www.alanvakfi.org.tr/afsati-av-hayvanlari-tanrisiHiç düşündünüz mü? Kaç kimliğimiz var. Ait olduğumuz millet, kimliğini taşıdığımız devlet. Yaşadığımız toprak, konuştuğumuz dil. İsimlerimiz, geleneklerimiz… Hepsi ayrı ayrı kimliğimizi belirler. Biz, bu kimliklerin uyuşmadığı insanlarız. Taşıdığımız kimlik etnik ve tarihsel olarak farklı olduğumuz bir devletin kimliği olabiliyor. Konuştuğumuz dil ise atalarımızın dili olmayabiliyor. O halde biz kimiz? Biz, atalarımızın topraklarını...
https://www.alanvakfi.org.tr/kimlikİnsanlarda olduğu gibi kültürlerde de zamanla bazı değişimler ve farklılaşmaların olması normaldir. İnsan ait olduğu toplumun kültürünü alır. Bu kaçınılmazdır. Aynı kültürü benimseyen insanlar kendi içlerinde aynı davranışı sergilerler. Böylece kültürel bir bütünlük oluşmuş olur. Fakat bireyin ait olduğu kültürel unsurların tamamını benimsemesi mümkün değildir. Eğer böyle olsaydı kültürün gelişmesinden söz edilemezdi. Bu nedenle bir...
https://www.alanvakfi.org.tr/tercih-meselesiSovyetler Birliği’nin dağılmasıyla bağımsızlığını elde eden Gürcistan 1989’da Güney Osetya’ya silahlı saldırılar düzenlemeye başlamıştır. Zaten Gürcü yönetiminin Gürcü olmayan uluslara ve etnik unsurlara karşı baştan beri son derece hoşgörüsüz aşırı ulusçu, şoven ve tehditkâr tutumu söz konusuydu.
https://www.alanvakfi.org.tr/guney-osetyanin-kronolojik-siyasi-tarihiYandaki fotoğrafı Ağustos ayında Kafkasya’da bir dağ köyünde çektim. Sofrada oturan kişilerin arasında dil, din, kültür veya yaşam tarzı birliği yok. Sofra yol kenarındaki küçük bir Ortodoks şapelinin hemen yanındaki çardakta kurulu. İlk bakışta bu insanların tam olarak hangi özelliği paylaştıkları veya hangi amaçla bir araya geldikleri de belli olmuyor. Türkçe, Rusça, Osetçe, Macarca veya İngilizce konuşarak iletişim kuruyorlar.
https://www.alanvakfi.org.tr/sekiz-yuz-yillik-bir-iz-surme-hikayesi'İr Konseyi'' üyeleri, Vladikafkas'ın Terek Nehri kıyılarında, insanların dinlenme alanlarının uygun olan noktalarına, meşe ağacı fidanlarını hep beraberce diktiler.
https://www.alanvakfi.org.tr/ir-buyuk-konseyi-uyeleri-agac-dikti-Kafkasya'nın çocukları olan bizler yüzyıllardan beri karşılıklı ilişkiler içinde, birbirimizden alıp vererek, komşuluk ediyoruz (Adıgeler insan için pantolon nasıl mutlaka gerekliyse komşu da öyle gereklidir derler).
https://www.alanvakfi.org.tr/guzel-bir-gelenekKafkas sıradağlarının kuzeyi ile Karadeniz’i birbirinden ayıran ve Avrupa'ya doğru uzanan sahil şeridi; dağlara doğru uzanan sarp geçitler; sularını Kuban'a, Terek’e ve küçük ırmaklara doğru çeken vadiler dünyanın en eski halklar mozaiğini barındırmaktadır.
https://www.alanvakfi.org.tr/oset-nart-destanlariХормагдæ / Hormagde? Akşam olsa, eve gitsem Açsa, kapıyı annem, Hormagde? (Aç mısın?) dese Hormagden dıdda (açım anne) desem Sevgi katılarak pişirilmiş, yemeklerinden yesem Sonra Sonra, uzansam dizlerine Hiç bir yerde bulamadığım huzuru O yorgun dizlerde bulsam Okşasa başımı Sonra, Sanki hiç uyanmayacakmış gibi, Deriiiiiiiiiiiiin Bir uykuya dalsam Bu gün anneler günü, Annesi sağ olan Şanslı insanlar, Koşun annenize,...
https://www.alanvakfi.org.tr/anneler-gunuOsetya'yı bu yaşıma kadar hep fotoğraflar ve videolardan görmekle yetinmiştim. Bu sefer gidip canlı canlı görecek olmak aylar öncesinden heyecanlanmama sebep oldu. Sonunda beklenen o gün geldi çattı; işte Osetya'dayız! Mineralny Vody'e vardığımızda hava aydınlanmak üzereydi. Grup sorumlumuz Georgi bizi havaalanında karşıladı, otele doğru yola koyulduk. Herkeste bir yorgunluk… Ama heyecan dorukta… Otele vardık ve hiç dinlenmeden kendimizi Prospekt Mira'nın o...
https://www.alanvakfi.org.tr/anavatana-ziyaret-tsahilte-jansetSu tanrısı olan Donbettırlar, kadınlar ve kızlarından oluşuyordu. Deniz ve göllerde yaşarlardı.
https://www.alanvakfi.org.tr/donbettir-su-tanrisi1996 yılının ikinci yarısında ziyaret etme fırsatı elde ettim atalarımın geldiği toprakları. Bu yolculuk birçok anıyı biriktirmeme sebep olduğu gibi, hayatıma yeni bakış açıları da kazandırmıştı. Atalarımız boş yere dememişler “çok gezen mi yoksa çok okuyan mı bilir” diye. Siz yine okumayı tercih edin ama, “İnsan okuduğunu unutur, gördüğünü hatırlar, yaptığını bilir.” sözünü de bir kenara yazın. Osetya’daki tek havaalanının...
https://www.alanvakfi.org.tr/smetana-ister-misiniz-tsarikati-alim-sariaslanMayısın başından Temmuzun sonuna kadar, bir yandan tezim için ses kayıtları yapıp diğer yandan Digoroncamı ve İroncamı (ve ister istemez Rusçamı) geliştirmek amacıyla üç aylığına Osetyaya geldim. Bu süre içinde neler yaşadığımı, edindiğim tecrübeleri, tanıştığım insanları ve öğrendiğim yeni şeyleri bu yazıyı okuyan sizlerle paylaşmak istiyorum. Gönül isterdi ki günlük şeklinde her gün bir yazı paylaşayım. Fakat zaman kısıtlığından ve...
https://www.alanvakfi.org.tr/bir-osetya-macerasi-1-haftaBæræg bæræg læcı çıjg, ægær bæræg kudzı çıjg. Sabırlı olan Adam kızı olur aşırı sabreden köpek kızı. (Fazla sessiz kalıp tahammül eden kadın övüleceğine hakarete uğrar.) DE. Xoyı jærdæ æfşmærmæ, æfşmærı jærdæ avd hoxmæ (qædmæ). Kız kardeşin kalbi erkek kardeşte, erkek kardeşin kalbi yedi dağda (ormanda). DE.
https://www.alanvakfi.org.tr/turkiye-osetlerinin-kullandigi-osetce-atasozleriEvcil hayvanlar tanrısı olan Falvara da Vatsilla gibi insanlara yardım eder, hayvanların bereketini arttırırdı.
https://www.alanvakfi.org.tr/falvara-evcil-hayvanlarin-koruyucu-tanrisiSanırım bir çoğunuz Mehmet Güneş adını ilk kez duydunuz. Bir kısmınız ise, belki sadece adını duydu. Genç sayılacak bir yaşta. 48 yaşında kalp krizinden hayatını kaybetti. Kısacık hayatına çok şey sığdırdı. 1926 yılında doğdu. Atsete sülalesine mensuptu. Urıjmegate'lerin (Kuşate) yeğeniydi. İlkokul dışında okuma imkanı olmadı. Bu açığını çok okuyarak, araştırarak, kendini geliştirerek kapattı. Kısacık hayatına...
https://www.alanvakfi.org.tr/kisa-bir-omur-buyuk-bir-adam-mehmet-gunes8 Mayıs 2019Saat 10 gibi enstitüye geldim ve Almanya’da ulaşamadığım kitapları buradaki kütüphanede buldum ve hemen çalışmaya başladım. Osetya’ya ilk gelişimde Alan Vakfı’nın vesilesiyle Osetya Kültür Bakanlığının düzenlediği Аланский След (‘Alanların izi’) isimli bir geziye katılıp son günümüzde işte bu enstitüye gelmiştik. O zaman tam da benim araştırma konularımla ilgilenen kişilerle tanıştım ve bu sefer de yine onlarla...
https://www.alanvakfi.org.tr/bir-osetya-macerasi-2-haftaHadjı Umar yoksul bir Oset köylü ailesinin çocuğu olarak Vladikavkaz'a bağlı Olginski köyünde 15 Eylül 1903'te dünyaya geldi. Babası Mamşıratı Gior, annesi Alıkkatı Lija, erkek kardeşi Qansau ve kız kardeşi Dunya ile birlikte ekonomik zorluklar ve Çarlık rejiminin baskısı altında çok zor şartlarda bir yaşam sürdüler. Hadjı Umar'ın amcası Şahangeriy ünlü bir devrimci, toplum ve siyaset adamıydı. 1905'te Moskova'da oluşan silahlı ayaklanmaya aktif olarak...
https://www.alanvakfi.org.tr/mamsirati-haci-omer-Oset soyadlarının eski şekline geri dönüş meselesi uzun bir süredir tartışılmaktadır. Güney Osetya vatandaşlarının soyadlarının çoğu hala sonuna eklenen Rus “-ev” ya da “-ov” eklerinden oluşmaktadır.
https://www.alanvakfi.org.tr/koklere-dogru-uzmanlarin-oset-soyadlarina-donus-uzerine-gorusleriБЕСЛАН НÆ AДÆMЫ РЫСТ У Нæферохкоттам, нæферохкæндзыстæм Dünya üzerinde yaşayan her toplumun acı günleri vardır. Bu acılı günler, o toplumun ortak hafızasına işlenir ve unutulmaz. Biz Osetler’in tarihinde de acı dolu günler, maalesef fazlasıyla vardır. Timur'dan başlar, Gürcü saldırısına kadar gelirsiniz ama Beslan dendiği anda, bizim yüreğimiz daralır, boğazımız düğümlenir, yüzümüze hüzün düşer, acımızı...
https://www.alanvakfi.org.tr/gunlerden-beslan-yureklerde-beslan-1860 yılında Kafkasya'dan kara yoluyla gelen göçmenlerden İnal Kanukov, ki göç sırasında 9 yaşındaydı, ailesiyle beraber geri döndükten sonra "Dağlı Göçmenler" adlı anı kitabında göçün hikayesini yazdı. Gelirken çekilen zorluklar, açlık, susuzluk ve salgın hastalıklardan ölenler, yerli halkın çıkardığı zorluklar vs. detaylı olarak anlatılır kitapta. Dilini dahi bilmedikleri bir dağ köyünde mola verirler ve yazarın 12 - 13 yaşlarındaki ablası...
https://www.alanvakfi.org.tr/sit-tibi-terre-levisŞamil’in yenilgisinden sonra Kafkas halkları çok büyük bir üzüntü ve hayal kırıklığı ile yıllardır sürdürdükleri kahramanca mücadelenin sonuna geldiklerini anladılar.
https://www.alanvakfi.org.tr/goc-hikayesi-neden-ve-nasil-geldikGiriş: 2018 yılı 2214-A Yurt Dışı Araştırma Burs Programı (Doktora öğrencileri için)’nın 1. dönemine yaptığım başvurunun olumlu sonuçlanması üzerine TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB)’nın sağladığı bursla Rusya Federasyonu Kuzey Osetya-Alanya Cumhuriyeti başkenti Vladikafkas’a gittim. Vladikafkas’ta yaşadığım 19.01.2019-27.08.2019 tarihleri arasında hem Rus Bilimler Akademisi’ne (RAN) bağlı V. I. Abaev Kuzey...
https://www.alanvakfi.org.tr/kuzey-osetya-alanya-cumhuriyeti-izlenimleri-dr-didem-catalkilicOsetler İran-Kafkas karışımı orijinli insanlardır.. Dilleri Hint-Avrupa dil ailesi gruplarından İran grubuna aittir…
https://www.alanvakfi.org.tr/osetlerin-kisa-tarihiGeçtiğimiz yıllarda bir Osetya seyahatinde sokak satıcısından satın aldığım bu “tarihi roman”ı daha önce de okumayı denedim ama anlamak zor geldiği için “ileride okurum” diyerek bir kenara koymuştum. Geçenlerde bir daha okumaya niyetlendim; hayret edilecek kadar kolay okudum ve hiç anlama sorunum olmadı. Size çok beğendiğim bu kitap hakkında bilgi vermek ve düşüncelerimi aktarmak istiyorum. Romanın konusu, isminden de anlaşılacağı gibi, Kundukatı Musa...
https://www.alanvakfi.org.tr/bir-roman-terky-turkm-terekden-turkiyeyeZanaat Tanrısı,yeri göklerdir. İnanışa göre, yeryüzünde el sanatları ve demir işleme sanatı yokken göklerde vardı ve Kurdalegon, bu sanatları yeryüzüne indirdi, insanlara öğretti.
https://www.alanvakfi.org.tr/kurdalegon-zanaat-demirciler-tanrisiGenellikle Kafkasya’nın dağlık bölgesinin ortasında yaşayan, yaklaşık 600 bin kişilik küçük bir halk olan Osetler hakkında belki de dünyanın bir çok ülkesinde birbirinden farklı yüzlerce kitap, bilimsel makale yazılmıştır.
https://www.alanvakfi.org.tr/osetler-kimlerdirMutfakta kazanları tutan zincir ve ateşi temsil ediyor.Osetler mutfaktaki bu zincire de Şafa adını veriyorlardı.
https://www.alanvakfi.org.tr/safa-ocak-zincirinin-koruyucu-tanrisiAnadolu'dan Ege'ye, batıya doğru Yunan göçü, Gamkrelidze tarafından öne sürüldüğü üzere, James Mellaart'ın bir nesil önceki fikirlerine, örneğin Minyan çalışmasına (Mellaart 1958), uymaktadır.
https://www.alanvakfi.org.tr/hint-avrupalilar1964 yılında Kuzey Kafkasya’nın Osetya Bölgesinde Tsambay’da doğdu. Rus Ordusunda General rütbesine yükselen Kundukatı Musa Kunduk ve Gubate’nin Aslan Bey’den sonra doğan küçük oğludur. Şeyh Şamil Kuvvetlerinin yenilgisi sonrası bölge halkından kurtulmak için Rus Çarı, Çeçen Bölge Komutanı General Musa’dan Osmanlı İmparatorluğu topraklarına göçe zorlamasını istemesi üzerine Anayurtta yaşamanın zorlaşacağına inanır. 1965 yılında Anadolu'ya...
https://www.alanvakfi.org.tr/bekir-sami-kunduk-1865-1933Bereket Tanrısı olan Uatsilla’nın, toprağın bereketli ve ürünlerin bol olmasını sağlarken insanların bu konudaki sıkıntılarına yardımcı olduğuna inanılır.
https://www.alanvakfi.org.tr/uatsilla-bereket-tanrisiMuhtemelen dünyada en iyi bilinen efsane, Kral Arthur ve yuvarlak masa şövalyeleri efsanesi; yaklaşık 30 yıl önce insanların Kamelot tutkusuna şahit olmuştum. O yıllarda Dartmouth Üniversitesi’nde öğrenciyken “casque & gauntlet” (miğfer & eldiven) adlı bir derneğe katılmıştım.
https://www.alanvakfi.org.tr/iskityadan-kamelotaIştır Nıhas kongresi için Vladikavkaz'a gittiğimizde elbetteki Beslan Anneleri ve Portal gençleri ile buluşacaktık. Beslan Anneleri bizi ve Portal gençlerini bir restoranda ağırladı. Restoran sahibi Nogaytı Elbruz da eşini ve çocuğunu bu felakette kaybetmiş birisi. Portal gençlerini evinde ağırlayan Zansohtı Mustafa Kılıç'ın onlarla olan kucaklaşmalarını görmek gerekirdi. Açıkçası bizlerde Mustafa Kılıç'tan aşağıda kalmadık
https://www.alanvakfi.org.tr/guzel-isler-guzel-dostluklar-dogururOsetlerin dini görüşlerinde, Uaştırci (O çağdaş adını Hıristiyanlıktan aldı, Aziz George isminin bir çeşididir) için özel bir yer ayrılmıştır.
https://www.alanvakfi.org.tr/uastirci-erilligin-tanrisiOsetçe'de ocak ayının bir diğer adı da “Tencı Mey” dir. Kışın ortancı ayı olan bu ayda havalar çok soğuduğu için Osetler bu aya çatırdayan, çatlayan anlamında “Tencı Mey” de derler.
https://www.alanvakfi.org.tr/tenci-mey-MÖ. 8000’de Mezopotamya'nın bataklık ve sazlık topraklarını kurutup yaşanılır hale getiren ilk yerleşikler arasında Alanlar da vardı.
https://www.alanvakfi.org.tr/alanlarin-osetler-kokenleri-ve-inanclariKısa adıyla SOİGSİ diye bilinen ve Abaytı Vaso Enstitüsü diye de anılan, tarih ve sosyal bilimler alanında araştırmalar yapan bir kurum. Altmıştan fazla akademisyenin çalıştığı bir yer. Kuzey Osetya – Alania’nın yüz akı kurumlarından birisi konumunda. Alan Vakfı olarak dört yıldır kendileri ile yakın işbirliği içinde çalışıyoruz.
https://www.alanvakfi.org.tr/soigsi-abayti-vaso-enstitusu-ziyaretiKuzey Kafkasya’daki otokton Kafkas toplumları içinde Osetler, sanatçısı oldukça fazla olan bir toplumdur.
https://www.alanvakfi.org.tr/kuzey-kafkasyada-plastik-sanatlar-osetyali-ressamlarKafkasya’nın en eski halklarından biri olan Oset'ler bu bölgenin tam kalbini oluşturan topraklarda -Ana Kafkas Sıradağı'nın merkez kısmının her iki tarafinda bulunan dağ boğazlarıyla onlara bitişik düzlüklerde yaşamaktadırlar.
https://www.alanvakfi.org.tr/dunden-bugune-osetlerin-tarihiOsetlerin esas milli içkisi, dualarımızı eşliğinde yaptığımız BEGENI (Oset Birası) olsa da damıtma sonucu elde edilen sert bir milli içkimiz daha var: ARAK.
https://www.alanvakfi.org.tr/oset-ulusal-ickisi-arak-yapimi-Sizlerle paylaşmak istediğim şey Oset kimliğinin on beş ayırıcı özelliğidir.
https://www.alanvakfi.org.tr/oset-kimligiKuzey Osetya da resme yetenekli çocukların eğitim aldıkları Tavasiev okulunu ziyaret ettik.
https://www.alanvakfi.org.tr/alanlarin-dahi-cocuklari-kucuk-ressamlarSanırım bir çoğunuz Mehmet Güneş adını ilk kez duydunuz. Bir kısmınız ise, belki sadece adını duydu. Genç sayılacak bir yaşta. 48 yaşında kalp krizinden hayatını kaybetti. Kısacık hayatına çok şey sığdırdı. 1926 yılında doğdu. Atsete sülalesine mensuptu. Urıjmegate'lerin (Kuşate) yeğeniydi. İlkokul dışında okuma imkanı olmadı. Bu açığını çok okuyarak, araştırarak, kendini geliştirerek kapattı. Kısacık hayatına...
https://www.alanvakfi.org.tr/atseti-mehmet-gunes-1927-1973Kuzey Osetya dağlarında 5 yıl boyunca seyahat ediyorum ve hala otantik yaşam tarzlarını koruyan yerel sakinlerin fotoğraflarını çekiyorum. Onlar, atalarınınkiyle aynı şekilde yaşıyorlar: dağların eteklerinde, Kafkasya'nın sert koşullarında, medeniyetin konforundan bilinçli olarak uzaklaşarak. 2012 yılından beri çalışmaya devam ettiğim ilk kişisel projem. Vatanımı, insanları ve geleneklerini anlatıyor. Bana destek olan herkese teşekkürler. Victor Ambalov...
https://www.alanvakfi.org.tr/igor-klepnevin-demir-adamlar-projesi1960 ve 70 li yıllarda, genellikle Ankara ve çevresinde yaşayan, Kafkaslı hemşerimizin büyük bir çoğunluğunun kulaklarında halen “Hii- Haaa!” ve ardından gelen “Huup” seslerinin çınladığını zannediyorum. Bu unutulmaz seslerin sahibini anmak ve göremeyenlere tanıtmak isterim. Kafkas dağlarının en yüksek tepesinden adını alan ve bu dağların kuzey yamaçlarındaki ruhu, esen tatlı rüzgârı Anadolu’ya taşıyan kişinin adı ELBRUZ idi. 1926 yılında...
https://www.alanvakfi.org.tr/gayttati-elbruz-gaytaoglu-1926-1977