Oset Müziği’nin kökleri, Osetlerin manevi dünyasını oluşturan ve yaşam biçimlerini şekillendiren İskit-Sarmat-Alan kültürüne dayanır.
https://www.alanvakfi.org.tr/geleneksel-oset-muzigi-ve-muzik-aletleriRuslar onlara Asetin der, Gürcü ve İnguşlar bazen Kuşha, bazen Os. Onlar, yani Kafkasların Alan ve İskit kavimlerinin bir parçası olan Osetler kendilerini gelenekleri ve dünya görüşleriyle tanımlar.
https://www.alanvakfi.org.tr/goc-edeli-100-yil-oldu-ama-asetinceyi-unutmadilarOsetler, son ikiyüz yıldan uzun bir süre boyunca büyük sosyo-politik değişmelerin yaşandığı çağlar boyunca atalarıyla olan bağlarını, geleneklerini ve törelerini korumayı başardılar. Oset Sofra Görgü Kuralları ( yakışır / yakışmaz; yapılmalı / yapılmamalı ) oldukça ayrıntılı kurallarıyla belki de bunların en ilginç ve önemli olanlarındandır. Bu gelenekler komşu köyler arasında ya da belirli bir topluluğun kökenine bağlı olarak küçük...
https://www.alanvakfi.org.tr/osetlerde-davet-yemegi-gelenek-ve-kurallari-birinci-bolum-Konu ile ilgili yaptığım araştırmalardan şu sonucu çıkardım: En azından beş bin yıldan beri Mezopotamya, Orta-Doğu, İran, Hint, Asya, Orta, Batı ve Kuzey Avrupa coğrafyalarında yaşayan halkların hikâyelerinin, kurulan ve yıkılan devletlerin, imparatorlukların, yaratılan uygarlıkların ve dinlerin önemli aktörlerinden biridir İskit-Sarmat ve Alanlar.
https://www.alanvakfi.org.tr/nart-destanlari-nasil-okunmaliBugün Hetagatı Kosta'nın doğum günü. Oset olupta "Kosta da kimmiş" diyenlerin ayıbını onlara bırakarak, Kosta'nın biyografisi dışında bir şeyler yazmak istedim. Ne yazacağımı düşünürken, Kosta'nın bir resmine takıldım. Kosta bir pencerenin önünde ayakta duruyor, sol elini alnına dayamış, derin düşüncelere dalmış bir şekilde pencereden dışarıyı seyrediyor. Bu resim beni de bir takım düşüncelere götürdü, Kosta bu resimde bana göre sanki şunları...
https://www.alanvakfi.org.tr/kostaDil, tarih ve kültür ulusların varoluşlarının temelidir. Bizim gibi “muhacir” topluluklar yabancı topraklarda kimlikleriyle var olabilmeleri için kendi dilini, tarihini ve kültürünü yaşatmak zorundadırlar. “Muhacir” istediği kadar kendini asimile olmuş, değişmiş, dönüşmüş, yeni bir kimlik sahibi olmuş olarak görürse görsün ata dilinden, tarihinden ve kültüründen kopamaz. Dil, tarih ve kültür genetik kavramlar değildir ama dededen babaya, babadan...
https://www.alanvakfi.org.tr/muhacir-olmakOset aydınları halkı aydınlatma uğraşı veriyor, Oset dilini ve edebiyatını geliştirmeye çabalıyorlardı. Osetya'nın aydın okumuş kadın ve kızları da bu harekete katılmakta gecikmediler.
https://www.alanvakfi.org.tr/oset-edebiyati-13 yılın ardından yeniden anavatana gidiyorum. Yaşadığım mutluluk ve heyecan tarif edilemez. Minvodi’ye ulaştıktan sonra yolumuza minibüsle devam ettik. Artık heyecanımız daha da artmaya başlamıştı. Çünkü vatanımıza biraz daha yaklaşıyorduk kırmızı minibüsümüzle. Yolculuğumuz süresince uykuyla uyanıklık arasında etrafı izledik. Ama Osetya sınırlarına girdiğimizi anladığımızda gözlerimizdeki uykunun yerini merak almıştı. Otele geldiğimizde...
https://www.alanvakfi.org.tr/ben-geldim-yuregim-orada-kaldi-tsorita-sevvalSovyetler Birliği’nin dağılmasıyla bağımsızlığını elde eden Gürcistan 1989’da Güney Osetya’ya silahlı saldırılar düzenlemeye başlamıştır. Zaten Gürcü yönetiminin Gürcü olmayan uluslara ve etnik unsurlara karşı baştan beri son derece hoşgörüsüz aşırı ulusçu, şoven ve tehditkâr tutumu söz konusuydu.
https://www.alanvakfi.org.tr/guney-osetyanin-kronolojik-siyasi-tarihiYandaki fotoğrafı Ağustos ayında Kafkasya’da bir dağ köyünde çektim. Sofrada oturan kişilerin arasında dil, din, kültür veya yaşam tarzı birliği yok. Sofra yol kenarındaki küçük bir Ortodoks şapelinin hemen yanındaki çardakta kurulu. İlk bakışta bu insanların tam olarak hangi özelliği paylaştıkları veya hangi amaçla bir araya geldikleri de belli olmuyor. Türkçe, Rusça, Osetçe, Macarca veya İngilizce konuşarak iletişim kuruyorlar.
https://www.alanvakfi.org.tr/sekiz-yuz-yillik-bir-iz-surme-hikayesiTanınmış Oset yazar, profesyonel tercüman, gazeteci, eleştirmen. Nafi 1925 yılında Güney Osetya Kudarkom’daki Hardışer köyünde doğdu. Annesi Sofya ve babası Griş tarafından, Oset yaşam tarzı ve kültürüyle büyütüldü. Oset dilini güzel kullanmayı, ilk olarak annesinin yakını, Hugatı İnal ve Nanitı Ando'dan öğrendi. Kirovköyü ilkokuluna 6 yaşına başladı. Kuzey Osetya hava harp okuluna girdi. 1945 yılında savaş pilotu olarak mezun oldu.fakat...
https://www.alanvakfi.org.tr/cusoyti-nafi-1925-2017Kafkasya'nın çocukları olan bizler yüzyıllardan beri karşılıklı ilişkiler içinde, birbirimizden alıp vererek, komşuluk ediyoruz (Adıgeler insan için pantolon nasıl mutlaka gerekliyse komşu da öyle gereklidir derler).
https://www.alanvakfi.org.tr/guzel-bir-gelenekOset alfabesi Oset dilinin yazılmaya başladığı dönemlerden bu yana bir çok farklı alfabeden sonra 1935 senesinden beri hafif modifiyeli kiril alfabesi olarak kullanılmaktadır. Oset dili iki ana lehçeye ayrılır: İron lehçesi ve Digoron lehçesi. Digoron lehçesi daha arkaik olsa da Osetya Özerk Cumhuriyetinin yaygın ve edebi dili İron lehçesi üzerine kurulmuştur. Oset dilince yazılmış ilk kitap 1798 senesinde yine İron lehçesi kullanılarak basılan Rus-ortodoks...
https://www.alanvakfi.org.tr/osetlerin-yazi-tarihiBazı, çoğunluk Türk kökenli, tarihçi-yazarların gerek kitaplarında gerekse internet sitelerinde yayınlanan yazılarında Alanların Türk boyları olduklarına ilişkin ciddi iddialar öne sürdükleri bilinen bir gerçek.
https://www.alanvakfi.org.tr/alanlar-turk-mu1996 yılının ikinci yarısında ziyaret etme fırsatı elde ettim atalarımın geldiği toprakları. Bu yolculuk birçok anıyı biriktirmeme sebep olduğu gibi, hayatıma yeni bakış açıları da kazandırmıştı. Atalarımız boş yere dememişler “çok gezen mi yoksa çok okuyan mı bilir” diye. Siz yine okumayı tercih edin ama, “İnsan okuduğunu unutur, gördüğünü hatırlar, yaptığını bilir.” sözünü de bir kenara yazın. Osetya’daki tek havaalanının...
https://www.alanvakfi.org.tr/smetana-ister-misiniz-tsarikati-alim-sariaslanMayısın başından Temmuzun sonuna kadar, bir yandan tezim için ses kayıtları yapıp diğer yandan Digoroncamı ve İroncamı (ve ister istemez Rusçamı) geliştirmek amacıyla üç aylığına Osetyaya geldim. Bu süre içinde neler yaşadığımı, edindiğim tecrübeleri, tanıştığım insanları ve öğrendiğim yeni şeyleri bu yazıyı okuyan sizlerle paylaşmak istiyorum. Gönül isterdi ki günlük şeklinde her gün bir yazı paylaşayım. Fakat zaman kısıtlığından ve...
https://www.alanvakfi.org.tr/bir-osetya-macerasi-1-haftaSarmatlar ve Alanların 6’ncı yüzyıldan itibaren Avrupa tarih kitaplarında adları geçmiyor…Ondan önceki dönemde ise ya “Barbarlar” ya da “Gotlar” genel tanımları içinde bir tür yok sayıldılar…Oysa gerçekler inatçıdır ve bir gün mutlaka ortaya çıkmak gibi bir huyları vardır…
https://www.alanvakfi.org.tr/avrupada-sarmat-alan-izleri-kral-arthur-ve-sovalyeleri-hakkinda-i-Kaytıhtı Azamat, 1923 yılında Alagir Bölgesinin Hod köyünde dünyaya geldi. Ailesi çiftçilikle uğraşıyordu. Azamat hem okuyor hem de ailesine yardım ediyordu. O yıllarda tek eğlencesi yaşlıların anlattıkları efsaneleri ve hikayeleri dinlemekti. ‘Jeolog olmak isteyen Azamat’ın bu hayali savaşın başlamasıyla birlikte gerçekleşemedi. O sırada 16 yaşında olan Azamat ailesinin tüm karşı koymasına rağmen, bir yolunu bulup yaşını büyülterek Nisan 1941’de...
https://www.alanvakfi.org.tr/kaytihtii-amazatYerleşik tarım toplumlarında neden akraba evlilikleri yaygındır da göçebe, avcı ve savaşçı toplumlarda “yasak” tır? Bizler çoğu kez, “Bizde akraba evliliği yasaktır” deriz ve bundan da çaktırmadan bir övünme payı çıkarırız; ama haksız da sayılmayız. Modern tıp bilimi akraba evliliklerinden olan çocukların “yabancı” ile evliliklerden olan çocuklara göre bağışıklık sistemlerinin daha zayıf olduğunu ve gerek doğuştan gerekse sonradan bazı...
https://www.alanvakfi.org.tr/bizde-akraba-evliligi-neden-yasaktirYirmi birinci yüzyılda birlikte yürüdüğümüz bu Covid’li günlerde kaç kere oturup dinlediğim bu parça, beni her seferinde kâh bir kuş misali Kafkas Dağlarının zirvesine taşıdı, kâh bir atın yelesindeki rüzgarla Kuban ovalarında yol aldırdı. Ama her seferinde, müzik bitti ve gerçek dünyaya geri döndüm. Kaç kere sordum bu soruyu bilmiyorum, nereye doğru gidiyoruz biz? Sonumuz ne olacak? Bir sonraki yüzyıla Oset, Adige, Abaza kültürü taşınabilecek mi?...
https://www.alanvakfi.org.tr/-tarhadibalasRoma İmparatorluğu M.S. 100’lü yıllardan itibaren genişlemenin sınırlarına gelmiş ve artık elinde tuttuğu toprakları ve halkları idare etmekte zorlanmaya başlamıştı… Tarihte görülen tüm imparatorlukların ortak sorunu ile karşı karşıya idi: idare edemeyeceği kadar geniş bir alana yayılmış olmak… Ek olarak giderek artan bir şekilde Roma topraklarında yeni bir din yayılıyordu… İsa peygamberin taraftarları mantar gibi çoğalıyor ve yayılıyor...
https://www.alanvakfi.org.tr/avrupada-sarmat-alan-izleri-kral-arthur-ve-sovalyeleri-hakkinda-ii-Cenaze kültürümüz ve ve yaşadığımız bozulmalar üzerine yazdığımız yazıya beklediğimizden daha fazla destek aldık ve çok mutlu olduk.Geçen pazar günü Alan Vakfında düzenlenen Hişterler Günü toplantısında konuyu büyüklerimize açtık ve desteklerini aldık.
https://www.alanvakfi.org.tr/cenazelerimiz-agdau-ve-arfemizHafif rüzgarlar tanrısı. Özellikle yazın sıcağında serin serin estiği için çok sevilirdi. Otların ve ekinlerin biçildiği günlerde sıcaktan bunalanlar Galegon’a dua ederlerdi.
https://www.alanvakfi.org.tr/galegon-hafif-ruzgarlar-tanrisiOset soyadlarının eski şekline geri dönüş meselesi uzun bir süredir tartışılmaktadır. Güney Osetya vatandaşlarının soyadlarının çoğu hala sonuna eklenen Rus “-ev” ya da “-ov” eklerinden oluşmaktadır.
https://www.alanvakfi.org.tr/koklere-dogru-uzmanlarin-oset-soyadlarina-donus-uzerine-gorusleriGeçtiğimiz haftalar bayağı yoğun geçtiği için neler yaptığımı, neler yaşadığımı sizinle paylaşmaya ancak şimdi vakit buluyorum. Yazılarımda yanlışlarımın olduğunu duydum. Bunu, Türkçemin yetersizliğine verin. Gönül isterdi ki Osetçe yazayım. Hatalarımı mazur görmeyin ve anlamadığınız kısımlar olursa çekinmeden bana yazın. Her gün enstitüde yaşadıklarımı yazmakla okuyucuları sıkarım düşüncesiyle son haftalarda yaşadığım ilginç...
https://www.alanvakfi.org.tr/bir-osetya-macerasi-3-4-haftaSizce bizim gibi diasporada yaşayan kaç millet vardır? Asyalılar yaşam kalitelerini yükseltmek için dünyaya yayılmışlardı. Özelikle “Vahşi Batı” ve California’daki Altın’a hücum noktasında Çinli göçmenler, o kadar fazlaydı ki beyaz adam, gelen her çekik gözlüyü potansiyel linç objesi olarak görmeye başlamıştı. İbraniler, binlerce yıl önce sürgün edildikleri topraklara geri dönseler de bu süreçte dört bir yanda kök saldılar, iz bıraktılar....
https://www.alanvakfi.org.tr/lingua-est-gaudium-vitae-cetaw-nartUlusal İlişkiler Bakanı, ebeveynlerin çocuklarının okulda ulusal dilleri öğrenip öğrenmeyeceklerine kendilerinin karar vermesine izin veren yasada yapılan değişiklikler hakkında açıklamalarda bulundu.
https://www.alanvakfi.org.tr/aslan-tsutsiev-bana-oyle-geliyor-ki-her-iki-devlet-dilinin-de-osetyada-kullanilmasi-zorunludur-4 Haziran 2019Geçen hafta karşılaştığım Kültür Bakanı Tsutsiti Aslan’ı bugün ziyaret edecektim ama beni Bakanlığa davet ettiği saati anlamakta biraz zorlandım. Çünkü yazışırken “fæşşixor” dedi. Digoron lehçesi ile “şexuar” kahvaltı demek. Bu nedenle beni bu kadar erken bir saatte çağırmasına şaşırmıştım. Daha sonra saat 3-4 arası gel diye açıklama yapınca anladım ki İronların “şexor (fæşşixor)”u ile Digoronların “şexuar”ı...
https://www.alanvakfi.org.tr/bir-osetya-macerasi-5-6-haftaÖzelde Çerkesler genelde Kuzey Kafkasyalılar "seçilmiş halklar" falan değil. Övünmeler ve gurur duymaların bir sınırı olmalı. Bu biraz da tipik bir diaspora psikolojisidir; kaybedilen her şey değerlidir, eşsizdir. Farklı bir kültürün taşıyıcılarıyız; tamam da bu kültür başka halkların kültürlerinden üstün değil, sadece farklı... Bu farklılık da bizlerin kapitalistleşme, kentleşme, modernleşme sürecine geç girmemizden ileri gelmektedir. Feodal...
https://www.alanvakfi.org.tr/secilmis-halklarTüm dünyayı sarsan Corona virüs salgınının bizim küçücük Osetya’mıza ulaşması kaçınılmazdı. Nitekim tüm dünyada olduğu gibi Osetya’da da vakalar görülmeye başlandı. Nisan ayı başlarında, Kuzey Osetya’dan (Alanya) arandım, Cumhurbaşkanı Bitarov’un talimatı ile aradıklarını, Corona virüs için, doktor önlüğüne ve maskesine ihtiyaçları olduğunu, Türkiye’den satın almak istediklerini, benim ve Şerif Kanık abimizin uygun firma bulma konusunda...
https://www.alanvakfi.org.tr/kardesten-kardese-Giriş: 2018 yılı 2214-A Yurt Dışı Araştırma Burs Programı (Doktora öğrencileri için)’nın 1. dönemine yaptığım başvurunun olumlu sonuçlanması üzerine TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB)’nın sağladığı bursla Rusya Federasyonu Kuzey Osetya-Alanya Cumhuriyeti başkenti Vladikafkas’a gittim. Vladikafkas’ta yaşadığım 19.01.2019-27.08.2019 tarihleri arasında hem Rus Bilimler Akademisi’ne (RAN) bağlı V. I. Abaev Kuzey...
https://www.alanvakfi.org.tr/kuzey-osetya-alanya-cumhuriyeti-izlenimleri-dr-didem-catalkilicPannonia yani günuümüz Macaristan’ında yaşadıkları bilinen ilk Sarmat boyu Yazyg'lerdir. Bu topluluğun Hint-Avrupa kökeninden gelmesi, adet ve dili diğer Sarmatlar yani Alanlar ile aralarında büyük bir yakınlık oluşturmaktadır.
https://www.alanvakfi.org.tr/osetlerin-macaristandaki-soydaslariBu yazımızda size, Gazdantı Bulat ı tanıtmaya çalışacağız. Belki bir çoğunuz onu tanıyorsunuz, çünkü kendisi Osetya'da kelimenin tam anlamıyla "Yaşayan bir efsane" dir. Müzisyen tanımının hafif kalacağı Gazdantı Bulat Kompozitör, orkestra şefi, Müzik hocası ve Rusya Federasyonu halk sanatçısıdır. Bu özelliklerinin yanında , Gazdantı Bulat gerçek bir "Hişter"dir. Gazdantı Bulat Kimdir?
https://www.alanvakfi.org.tr/gazdanti-bulat-bir-buyuk-usta-bir-gercek-hister-Bizim kültürümüzde cenazenin büyük önemi bulunmaktadır.Bu doğrultuda Alan Vakfı olarak yıllardır cenazelerimizi sizlere sms mesajı yoluyla duyurmaktayız . Son yıllarda bu geleneğimizin gittikçe bozulmaya başladığını ve tam bir karmaşanın yaşandığını görmekteyiz . Artık cenaze evinde " Hoşgeldin " ile karşılanıyor ,tokalaşılıyor, kucaklaşılıyor, rastgelen yere oturuluyor,hızlı bir biçimde ayran pide ,lahmacun ikram ediliyor ve siyasi veya dini...
https://www.alanvakfi.org.tr/cenaze-kulturumuz-ve-yapmamiz-gerekenlerGenellikle Kafkasya’nın dağlık bölgesinin ortasında yaşayan, yaklaşık 600 bin kişilik küçük bir halk olan Osetler hakkında belki de dünyanın bir çok ülkesinde birbirinden farklı yüzlerce kitap, bilimsel makale yazılmıştır.
https://www.alanvakfi.org.tr/osetler-kimlerdirİlk profesyonel Oset şairi. 1843 yılında Gizeldon kıyısında doğdu. Temirbolat, Askeri-Oset idari biriminin başkanı, dayısı Albay Musa Kunduk'un yönlendirmesi ile 1857 yılında Leningrad Askeri Harp Okulu’na girdi ve 1860 yılında Teğmen rütbesiyle mezun oldu. Musa Kunduk'un iki ağabeyinin Şeyh Şamil'in naibi olması ve Temirbolat'ın abisi Jambolat'ın bir çatışmada ağır yaralanması üzerine, Çeçenlere yardım ve yataklık yaptıkları gerekçesiyle 1859 yılında...
https://www.alanvakfi.org.tr/mamsirati-temirbolat-1843-1899-Tarihi yazanlar yapar. Tarihin gerçek aktörleri olan krallar, sultanlar, padişahlar, askerler, tüccarlar, zanaatçılar, din adamları, çiftçiler, köleler vs. “Şu yaşadıklarımızı, gördüklerimizi gelecek kuşaklara aktaralım” diyerek masa başına oturmadılar. Ya saraylarda görevli profesyonel yazıcılar oturup olan biteni emrinde çalıştığı kralın, sultanın, padişahın vs. hoşuna gidecek şekilde yazdılar ya da gezginler, tüccarlar, komşu ülkeler görevlileri...
https://www.alanvakfi.org.tr/tarih-ve-kimlikOset gelenekleri ve adetlerinin yüzlerce yıllık derin kökleri vardır. Bu gelenek ve adetlerin çoğu İskitler ve Alanlar dönemlerine kadar uzanır.
https://www.alanvakfi.org.tr/osetlerde-toplumsal-yasam-kurallariAnadolu'dan Ege'ye, batıya doğru Yunan göçü, Gamkrelidze tarafından öne sürüldüğü üzere, James Mellaart'ın bir nesil önceki fikirlerine, örneğin Minyan çalışmasına (Mellaart 1958), uymaktadır.
https://www.alanvakfi.org.tr/hint-avrupalilarM.Ö.300'den M.S.1000'e Allenler veya Alanlar ya da Alani, batının yazılı tarihine ilk kez Romalı ordu komutanlarının raporları ile Roma sahne ve edebiyatı yoluyla girdi.
https://www.alanvakfi.org.tr/alan-tarihi-ve-kafkaslarPolitikacı, toplum adamı ve yazar. 9 Mayıs 1886 yılında Kafkasya'da, Kuzey Osetya’nın Karaağaç köyünde Dıgur-Ældarların çocuğu olarak doğdu. Vladikavkas Lisesi'nde ve Petersburg Hukuk Fakültesi'nde öğrenim gördü. Daha öğrenci iken Petersburg'da yayınlanan ve Kafkasyalı aydınları çevresinde toplayan "V. Mzre Musulmantsva" (İslam Dünyasında) adlı gazetede Kafkasya ve Rusya'daki Müslüman halkların özgürlüğü için yürütülen mücadeleye...
https://www.alanvakfi.org.tr/alihan-kantemir-1886-1963Gürcü ordusu 7 Ağustos’ta Güney Osetya’nın başkenti Tskhinval’e girerken Osetlerin direniş için ne kadar kararlı olduğunu hafife almıştı.
https://www.alanvakfi.org.tr/der-spiegel-gurcu-tanklari-oset-genclerine-karsiİnguş dilinde adı Galmu olan Kambılevkeyı suyunun kenarındaki ağaçların altında Oset Batehbojıkau köyünden ve İnguş Tojıhay köyünden gençler toplanmış eğleniyorlar. Aralarında güreşiyorlar. Ahmet ile Said hem yaşça büyüktürler hem de sıkı güreşçilerdir.
https://www.alanvakfi.org.tr/dostluk-ve-ahde-vefa-uzerineMuhtemelen dünyada en iyi bilinen efsane, Kral Arthur ve yuvarlak masa şövalyeleri efsanesi; yaklaşık 30 yıl önce insanların Kamelot tutkusuna şahit olmuştum. O yıllarda Dartmouth Üniversitesi’nde öğrenciyken “casque & gauntlet” (miğfer & eldiven) adlı bir derneğe katılmıştım.
https://www.alanvakfi.org.tr/iskityadan-kamelotaÜnlü politikacı, yazar ve şair. Oset kökenli olan Sælıkkatı Ahmet, 1882 yılında Kuzey Osetya’nın Kurttatı Vadisinde Nogqæu köyünde doğdu. Babasının adı Nimbolat'dır. Stavropol Gimnazyumunu (1899) ve Moskova Üniversitesi Hukuk Fakültesini (1907) bitirdi. Üniversitede okurken devrimci düşüncelere ilgi duymaya başladı ve bir süre sonra Rusya Sosyal Demokrat Partisi'ne girdi. Partide bir dizi öğrenci derneğinin yöneticisi olarak önemli bir konuma geldi. Kurucu...
https://www.alanvakfi.org.tr/salikkati-ahmet-1882-1928Hohag’da son zamanlarda, özel olarak yerel anadilde eğitim tartışmalarından çıkan, RF’deki federalizm / üniterizm tartışmaları çerçevesinde ulusal dil ve kimliklerin korunup geliştirilmesi konusunu ele aldık.
https://www.alanvakfi.org.tr/federalizm-restorasyon-Toplum ve siyaset adamı, yazar. 1899 yılında Kafkasya'nın Kuzey Osetya yöresinde doğdu. Orta öğrenimini Terekkale'de (Vladikafkas) yaptı. Petersburg'da gece okuluna devam etti (1916-1917). Rus devriminden sonra Kafkasya'nın önce Beyaz, sonra da Kızıl ordu tarafından işgali üzerine General Vrangel'in kuvvetleri ile birlikte Kırım'a geçti. Kırım'ında Bolşeviklerin eline geçmesi üzerine Türkiye'ye sığındı. 1922 yılında Çekoslovakya Hükümetinin Kafkasyalı...
https://www.alanvakfi.org.tr/barasbi-baytugan-1899-1986Kuzey Kafkasya yurtseveri, toplum adamı, hukukçu, yazar, dramaturg Tsopan oğlu Elbızdıko Brıtatı, Kurtat boğazının Dallagkau köyünde (Alagir) 23 Mart 1881 doğdu. 1903'de doğduğu köyde öğretmenlik yaptı. 1905 devrimi sırasında RSDİP'in Terek-Dağıstan komitesinde çalıştı ve Osetya yöresinde Rusya çarlığına karşı oluşan ihtilalci eylemler içerinde yer aldı. 1905 yılında tutuklandı ve bir yıl boyunca Nazran kalesinde hapsedildi ve 1910 yılına kadar Terek...
https://www.alanvakfi.org.tr/britiati-elbizdiko-1881-1923Kafkas yurtseveri, yazar, eğitimci, gazeteci, folklor araştırmacısı, avukat, yönetici ve toplum adamı Bayatı Gappo, 11 Eylül 1869'da, Osetya'da Terskaya bölgesinde, Olginskoye köyünde doğdu. Babası Vasily ve annesi Taturdzan Ældattatı'nın(Nadezhda) yedi çocuğundan (Alexey, Ismail, Anna, Ekaterina, Andrey ve Roma(Cermen)) en büyüğüdür. İlk eğitimini amcası Genelkurmay Başkanı Mikhail Georgievich Baev'in yanında aldı. Vladikafkas Klasik Spor Lisesini (1889) ve...
https://www.alanvakfi.org.tr/bayati-gappo-1869-1939